İtirazın İptali Davası (İİK m.67)

Av. İrem Bike Demirhan > Yazımlar  > İtirazın İptali Davası (İİK m.67)

İtirazın İptali Davası (İİK m.67)

itirazin iptali davasi

İtirazın iptali davası, icra takibine itiraz ederek durduran borçlunun itirazından kurtulmak adına açılan, İcra İflas Kanunu’nun 67.Maddesi’nde düzenlenen davadır.

İtirazın İptali Davası Nedir?

İtirazın iptali davası, İİK m.67’de düzenlenmiş olup ilgili maddeye bakmak gerekirse;

“Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.

Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.

İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.

Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.

Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.”

İtirazın iptali davası; alacaklı tarafından başlatılmış olan icra takibinin borçlunun itirazı ile durduğu vakit, alacaklının bu itirazın iptalini talep ederek takipte haklı olduğunu ortaya koymak amacıyla açtığı bir davadır. Bilindiği üzere icra takiplerinde borçlu süresi içinde itirazda bulunursa icra takibi durur. Alacaklının bu durumdan bertaraf etmek için başvurabileceği iki yol vardır; birincisi şu an açıklayacağımız genel mahkemelerde açılacak itirazın iptali davasıdır, diğeri ise icra mahkemelerinde açılacak itirazın kaldırılması davasıdır. İcra mahkemesinde dava açabilmek için İİK m. 68-68/b kapsamında belge söz konusu olması gerekmektedir. Elinde bu kapsamda belge olan alacaklı her iki yola da başvurabilmektedir fakat belge olmadığı takdirde ancak itirazın iptali davası açılmaktadır.

İtirazın İptali Davasının Şartları Nelerdir?

  • İtirazdan sonra 1 yıl içerisinde davanın açılması gereklidir.
  • Usulüne uygun bir ilamsız icra takibi ve bu takibe karşı usulüne uygun bir itiraz yapılmış olması gereklidir.
  • Alacaklının dava açacağı zamanda hukuki menfaati bulunmalıdır.

İtirazın İptali Davasının Sonuçları Nelerdir?

Davanın kabulü, mahkemenin borçlunun borçlu olduğuna kanaat getirmesi ile olur. Davanın kabulünün üç tane sonucu vardır;

  • İcra takibinin devam etmesi; alacaklı, borçlunun itirazı iptal edildikten sonra ilgili icra dairesine başvurarak icra takibinin devam etmesini isteyebilir.
  • İnkar tazminatı; davacının talep etmesi halinde, borçlu aleyhine borcun yüzde yirmisinden aşağı olmayacak şekilde tazminata hükmedilir. Bu tazminat, borçlunun icra takibine haksız yere itirazda bulunup alacaklının hakkını engellemesi sebebiyle verilmektedir. Alacaklı bu süreçte zararının daha fazla olduğunu iddia eder ve ispatlarsa mahkeme tarafından daha yüksek meblağa hükmedilebilir.
  • Mal beyanı; davayı kaybeden borçlu kararın tefhim veya tebliğinden itibaren üç gün içerisinde mal beyanında bulunmak zorundadır.

Davanın reddi, borçlunun itirazda haklı olduğunu ve mevcut bir borç olmadığına karar verebilir. Kararın kesinleşmesi ile icra takibi iptal edilir. Aynı şekilde borçlunun talep etmiş olması halinde, alacaklı “haksız ve kötüniyetli” ise borcun yüzde yirmisinden az olmamak şartıyla kötü niyet tazminatına hüküm kurulur.

İtirazın İptali Davasında Zamanaşımı veya Hak Düşürücü Süre Var Mıdır?

İtirazın iptali davası açılabilmesi için belirlenmiş bir süre vardır. Borçlu takibe itiraz ettikten 1 sene içerisinde alacaklı dava açmalıdır yoksa hak kaybına uğrayacaktır.

İtirazın İptali Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme Hangisidir?

Görevli mahkeme, genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesidir. Fakat icra takibine konu olan alacağa göre değişiklik göstermektedir.

Yetkili mahkeme, itirazın iptali davası icra takibinin yapıldığı icra dairesi ile sıkı bir ilişkiye sahip olduğundan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesidir. TBK m.89’a göre para alacaklarında kendi yerleşim yeri mahkemesinden de itirazın iptali istenebilir.

İtirazın İptali Davasının Tarafları Kimlerdir?

Dava, takip alacaklısı tarafından itirazda bulunan takip borçlusuna karşı açılır. Yani alacaklı davacı, borçlu ise davalıdır.

İtirazın İptali Davasının Yargılama Usulü Nedir?

İtirazın iptali davası, alacaklı tarafından borçluya yönelik genel mahkemelerde açılan davadır. Söz konusu davada, alacaklı itirazın iptal edilmesini ve inkar tazminatına hükmedilmesini istemektedir. Alacaklı bu dava ile borcun tahsilini isteyemez, dava kabul edildiği takdirde icra takibine devam etme hakkını elde eder. Kural olarak harca tabii bir davadır. Borçlu ise, takibe itiraz ederken sunduğu sebeplerle dava esnasında bağlı değildir.

İtirazın İptali Davası Ne Kadar Sürer?

Bu hususta verilebilecek net bir cevap yoktur. Davaya konu teşkil eden somut olayın koşullarına göre bu süre değişkenlik göstermektedir. Davadan en kısa sürede doğru sonucu alabilmek için bu sürece hakim bir avukatla çalışmanız tarafımızca önerilmektedir.

Konuyla İlgili Yargıtay Kararları

ANKARA BAM 4. H.D. 24.05.2017 Tarihli 2017/867 E. 2017/686 K.

“Dava, taraflar arasındaki 2014 yılı patates üretimi ve satın alma sözleşmesi ger faturadan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali iste ilişkindir. Mahkemece; davalının tacir olmaması nedeniyle yetki sözleşmesinin geçer”6 olduğu, genel yetki kurallarına göre davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmiştir. HMK.nun 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı Kanun’un 10. maddesinde, sözleşmeden doğan davalar için sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiş olup, sözü edilen bu düzenleme de özel yetkiye ilişkindir.

Davacı, davasını özel veya genel yetkili mahkemelerden herhangi birinde açabilir. Dava konusu olayda davacı, taraflarca imzalanan sözleşmeye dayanarak fatura bedelinin tahsili için davalıya karşı takip başlatmış, başka bir ifade ile sözleşmeden kaynaklanan para alacağının tahsilini talep etmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesinin 1. fıkrasına göre sözleşmeden doğan para borcu, sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa, alacaklının ödeme zamanındaki ikametgahında ödenir. Alacaklı, bu para borcunun ödenmesi için kendi ikametgahında takip başlatıp, dava açabilir.

Somut olayda da alacaklı davacı, para alacağının ödetilmesi için ikametgahı olan Eskişehir İcra Dairesi’nde takip başlatmış olup Eskişehir Asliye Hukuk Mahkemesinde de itirazın iptali davası açmıştır. Eskişehir icra dairesi ve mahkemeleri sözleşmeden doğan para alacağının tahsili amacıyla yapılan takip ve açılan dava yönünden yetkilidir. Bu nedenle mahkemece, takibin yetkili icra dairesinde yapıldığı ve davanın da yetkili mahkemede açıldığı gözetilerek işin esası incelenip, taraf delilleri toplanarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı şekilde yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.

Açıklanan bu nedenlerle, HMK’nın 353/1/aJ3. maddesi gereğince ilk derece mahkemesine ait kararın kaldırılarak, yargılamanın yapılması için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.”

ERZURUM BAM 3. H.D. 06.04.2017  Tarihli 2017-212 E. 2017-225 K.:

“Dava, banka tarafından tüketici kredisi alacağı için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.

Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup, yalnızca davacı banka vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu görülmüş, HMK 355/1. madde uyarınca davacı bankanın istinaf itirazları ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.

Bilindiği üzere, itirazın iptali davaları takip ile sıkı sıkıya bağlı davalardır. Davalı, takipte faize dair bir itirazda bulunmadığı halde ve mahkemece de karar gerekçesinde bu husus açıkça belirtilmesine rağmen, hüküm kısmında “alacağa takip tarihi itibariyle yasal faiz işletilmesine” şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiş, davacı vekilinin istinaf itirazının bu nedenle kabulü gerekmiştir. Ancak, bu hususun düzeltilmesi yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün faize dair anılan kısmının HMK 353/1-b-2. madde uyarınca hüküm fıkrasından çıkartılarak yeniden karar verilmesi gerekmiş,

itirazın iptali davalarında borçlu davalı aleyhine hükmedilen icra inkar tazminatının “alacağın likit(bilinir, belirlenebilir) olması” kriterine göre hükmedilmesi gereği karşısında, mahkemenin tazminatı kabul gerekçesi olarak “itirazın haksız ve kötüniyetli olduğu” nu belirtmesi de doğru değil ise de, likit bir alacakla ilgili tazminata hükmedilmiş olmasından dolayı sonucu itibariyle karar doğru bulunmakla, bu husustaki mahkeme gerekçesi eleştirilmekle yetinilmiş, hüküm sonuç fıkrasındaki yazılı bu husustaki gerekçe ise, HMK 297/2.madde gereği de dikkate alınarak yeniden kurulan hükümde çıkartılmıştır.”

Avukat Vekalet Ücreti Ne Kadardır?

Avukat vekalet ücreti, hakkınızda yürütülecek işlem ve dava üzerinden belirlenmektedir.  Bilindiği üzere her yıl  Türkiye Barolar Birliği tarafından hazırlanan “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi” yasalaşarak yürürlüğe girer.  İcra hukuku kapsamında görülen davalarda avukat vekalet ücreti, bu tarifede belirtilen ücretin altında bir tutar olarak belirlenemez. Dolayısıyla vekalet ücreti her zaman sabit ve kesin değildir. Bununla birlikte Baro tarafından belirtilen asgari ücret tarifesinin üzerinde bir avukatlık ücreti belirlenmesi mümkün olabilir.(2023 -2024 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi için tıklayınız.),

İlgili yazılarımız;
Bizimle nasıl iletişime geçebilirsiniz?

Her türlü avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmetleri hakkında bilgi almak için 0545 588 0258 numaralı telefondan numarası üzerinden tarafımıza ulaşabilir, her türlü sorunuz için irembikedemirhan@gmail.com adresine mail gönderebilirsiniz. Ücretli danışmanlık veya avukatlık hizmeti almak için tarafımız ile iletişime geçebilirsiniz. (Avukatlık Kanunu uyarınca ücretsiz danışmanlık ve bilgi verme hizmetimiz bulunmamaktadır.)

AV.İREM BİKE DEMİRHAN

Sivas Avukat Irem Bike Demirhan

Sohbeti Aç
Hemen iletişime geç
Merhaba, size nasıl yardımcı olabilirim?