Patent Hakkı

Av. İrem Bike Demirhan > Yazımlar  > Patent Hakkı

Patent Hakkı

patent hakki

Patent hakkı, buluş sahibinin, buluş konusu ürünü belirli bir süre üretebilme, kullanabilme, satabilme veya ithal edebilme hakkına denilmektedir. Patent, buluş sahibine buluş konusu ürünü veya usulü, belirli bir süre tek başına üretme, kullanma, lisans verme veya satma yetkisi verir.

Patent ve Patent Hakkı Nedir?

Buluşların patentle korunması, buluş sahibinin zaman, emek ve para harcayarak yaptığı araştırma geliştirme faaliyetlerini ödüllendirme amacı taşır. Patent hakkı tanınması, yeni buluşlar yapılması özendirmekte, teknolojinin ilerlemesini, tekniğin bilinen durumlarının aşılmasını sağlamaktadır.

Patent hakkı bir mutlak hak olmakla beraber ve belirli bir eşyada cisimleşebildiği halde cisimleştiği eşyadan ayrı ve onu aşan bir varlığa sahiptir. Mülkiyet hakkına konu eşyanın üçüncü kişiye devredilmesi ile devredenin eşya üzerinde herhangi bir hakkı kalmazken; buluşu yapanın, buluş başvurusunu gerçekleştirenden ya da patent sahibinden buluşu yapan olarak tanınmasını ve patentte isminin belirlenmesini isteme hakkı devam etmektedir. Patent hakkı maddi bir varlıkta tecessüm edebilir; ancak bu onun maddi bir varlık olduğu anlamına gelmez; onun soyut olma niteliğini ortadan kaldırmaz.

Patent Verilebilirlik Şartları Nelerdir?

Yenilik

Yenilik şartı, tekniğin bilinen durumuna dahil olmama olarak anlaşılır. 551 sayılı KHK’nın 7. maddesinde, “tekniğin bilinen durumuna dahil olmayan buluş yenidir.” şeklinde ifade edilmiştir.

Tekniğin bilinen durumunun, patent başvurusunun yapılmasından önce, buluş konusunda, dünyanın herhangi bir yerinde, toplum tarafından erişilebilecek yazılı veya sözlü tanıtım, kullanım veya başkaca yollarla açıklanan bilgilerden oluştuğu belirtilmektedir. Ayrıca patent başvurusu yapıldıktan sonra veya yapıldığı sırada, daha önceki bir tarihli Türk patent veya faydalı model başvurularının yayınlanan ilk metinlerinin tekniğin bilinen durumuna dahil kabul edileceği hüküm altına alınmıştır.

Buluşma Basamağının Gerçekleşmesi

Buluş basamağının gerçekleşmesi koşulu tekniğin bilinen durumunun aşılması şeklinde de ifade edilmektedir. 551 sayılı KHK’nın 9. maddesi uyarınca, tekniğin bilinen durumunun aşılmasının kabulü için, buluşun, ilgili olduğu teknik alandaki ortalama nitelikteki bir uzman tarafından tekniğin bilinen durumundan aşikar şekilde çıkarılamayan bir faaliyet sonucu gerçekleşmiş olması gerekmektedir.

Sanayiye Uygulanabilir Olma

Patent hakkından yararlanabilir bir buluş üretebilmek için uzun zaman harcanan ve maliyetli yatırımlar gerektiren araştırma geliştirme (AR-GE) çalışmaları yapılmaktadır. Tüm bu çalışmalar sanayiye uygulanabilir oldukları ölçüde etkin olurlar. Buluş, teorik olmaktan öte sanayiye uygulanabilir pratikliği haiz olmalıdır.

551 sayılı KHK’nın 10. maddesine göre, bir buluşun sanayiye uygulanabilir olduğunun kabulü için tarım dahil sanayinin herhangi bir dalında üretilebilir veya kullanılabilir nitelikte olması gerekir.

Patent Çeşitleri Nelerdir?

Ürün Patenti/Usul Patenti

Ürün patentlerinde buluş, bir ürün üzerinde somutlaşmaktadır. Ürün, belli bir değeri olan, belirli, makine, ilaç, kimyevi madde gibi somut bir cisimdir. Ayrıca değişik bölümler arasında bağlantıyı sağlayan veya başka bir üründen yararlanan araç ve gereç de ürün olabilir.

Usul patentinde, bir ürün ve bazen yan ürünler de oluşturan veya ürün niteliği taşımayan sonuçlar meydana getiren teknik ve sıralı olguların düzeni ve bu düzende kullanılan maddeleri belirleyip içeren bir çözüm söz konusudur.

Usul patentlerinde, ürün patentlerinin aksine maddi bir varlık söz konusu olmayıp, korunan yöntemdir. Usul patentinde, bir sınai ürünü veya neticeyi meydana getiren sebep ya da bir ürünün veya bir durumun meydana getirilmesine, idamesine, yöneltilmesine, ortaya çıkmasına engel olunmasına taalluk eden teknik bilgiler esas unsuru teşkil ederler. Usul patentinde, bir ürün ve bazen yan ürünler de oluşturan gibi teknik ve sıralı olguların düzeni ve bu düzende kullanılan maddeleri belirleyip içeren bir çözüm söz konusudur. Önemli olan kullanılan yöntem ve ortaya çıkan netice arasında bir nedensellik bağının bulunmasıdır.

İncelemeli Patent/İncelemesiz Patent

Başvuru sahibinin tercihine göre patentler incelemeli ve incelemesiz olarak ikiye ayrılır. TPE tarafından patent verilebilirlik şartlarından olan yenilik incelemesi yapılmaksızın verilen patentler incelemesiz patenttir. İncelemesiz patentlerin koruma süresi 7 yıldır. Yenilik incelemesi yapılarak verilen patentler ise incelemeli patentlerdir. İncelemeli patentlerin koruma süresi 20 yıldır. Sınai Mülkiyetin Korunması Kanun Tasarısı’nda incelemesiz patentlerin kaldırıldığı sadece inceleme patent sisteminin devam ettiği görülmektedir.

Ek Patent

Ek patent, asıl patenti geliştiren ve onunla bütünlük taşıyan patentlerdir. Bağımsız bir patent başvurusuna konu olamazlar. Gelişim ve iyileştirme asıl patentlerin üzerinde yapıldığı için, ek patentler bakımından tekniğin bilinen durumunun aşılması koşulu aranmamaktadır.

Ek patent başvurusunda bulunma hakkı, asıl patent sahibi veya patent başvuru sahibine aittir. Ek patentler, bağımlı oldukları asıl patentin koruma süresince korunmaktadırlar. Ek patentler için ayrı bir ödeme yapılmamaktadır; ancak ek patentin asıl patente dönüşmesi söz konusu olursa, yıllık patent ücreti ödemesine tabi olacaktır.

Gizli Patent

Milli savunma menfaatleri gerektirdiği takdirde gizlilik usulüne uyularak verilen patentlerdir. Gizli patent siciline kaydedilirler ve kamunun erişimine bir yıl süreyle kapalı tutulurlar. Bu süre Milli Savunma Bakanlığı tarafından uzatılabilir. Gizli patentler için yıllık patent ücreti ödeme yükümlülüğü bulunmamaktadır. Patent sahibi, patentin gizli tutulduğu süre için devletten tazminat isteyebilmektedir.

Konuya İlişkin Yargıtay Kararları

Patent hakkına ilişkin içtihatlara bakmak gerekirse;

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi E. 2009/4371 K. 2010/13123 T. 22.12.2010:

“Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının dayanmış olduğu patent belgesi 23696 nolu ihtira beratı olup, TPE tarafından verilen yeni tescil numarasının TR 1988 00432 B olduğu, bu ihtira beratının adı “N-Fenilprezollerin Türevleri” olup 23.03.1879 tarihli İhtira Beratı Kanunu’na göre 10.06.1988 tarihinden itibaren 15 sene müddetle verildiği, patent korumasının 551 sayılı KHK’nın 72. maddesi gereğince 20 yıla uzadığı, davacının dayandığı patentin başvuru tarihinde İhtira Beratı Kanunu’nun 3. maddesine göre patentlenemeyeceği, patentlenmiş olsa dahi yasa gereği böyle bir patente tıbbi ve veteriner kullanım yönünden patent koruması sağlanamayacağı, davacının patent belgesinde yer alan istemler incelendiğinde 12 ve 13 no’lu istemlerin birer veteriner kullanım istemi olduğu, 10 no’lu istemin bir veteriner ürün üretim usulü istemi olduğu,

diğer istemlerin ise birer formülasyon istemi olduğu ve veteriner kullanım amaçlı N-Fenilpirazol maddesinin türevlerine ilişkin kimyasal formülleri içerdiği, davalıya ait ürünlerde FİPRONİL olarak bilinen N-Fenilpirazol maddesinin yer aldığı, her iki ilacın da veteriner amaçlı kullanım için üretildiği, her ne kadar asıl ve birleşen davaların konusu olan ilaçlarda FİPRONİL ( N-Fenilpirazol ) etken maddesi bulunsa bile bu kullanımın davacının patent koruması kapsamı dışında kaldığı, davalıya ait dava konusu REPELLER ve REPELLER PLUS adlı ürünlerin kedi ve köpekler üzerinde kullanıldığı, kullanımın bu gibi hayvanlarla sınırlı olduğu, davacının patentinin veterinerlik alanına ait ürünü ve bunun üretim usulünü koruduğu, bu patentin alındığı tarihte bu tür ürünlerin patentlenemeyeceği, verildiği tarihte patent verilebilirlik koşullarını taşımayan bu patentin sonradan 551 sayılı KHK’nın yürürlüğe girmesi ile

01.01.1999 tarihinden itibaren patent koruması göremeyeceği, bu patentin genel olarak bir kimyasal formül ve bunun üretim usulüne ilişkin olduğu kabul edilse bile ancak genel olarak N-Fenilprazol maddesinin patent belgesinde formülleri belirtilen türevlerini ve bunların üretim usullerini koruyacağının kabul edilmesi gerektiği, dava konusu REPELLER ve REPELLER PLUS adlı ilaçların patentteki istemlerin hiçbirisinin koruma alanında olmadığı, davalıya ait REPELLER ve REPELLER PLUS adlı ürünlerin her ikisinin de davacının patent koruması kapsamı dışında kaldığı, her iki ilaç yönünden de patent ihlalinin söz konusu olmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacılar vekili ve katılma yoluyla davalı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekili ve katılma yoluyla davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.”

Avukat vekalet ücreti ne kadardır?

Avukat vekalet ücreti, hakkınızda yürütülecek işlem ve dava üzerinden belirlenmektedir.  Bilindiği üzere her yıl  Türkiye Barolar Birliği tarafından hazırlanan “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi” yasalaşarak yürürlüğe girer.  Görülen davalarda avukat vekalet ücreti, bu tarifede belirtilen ücretin altında bir tutar olarak belirlenemez, dolayısıyla  her zaman sabit ve kesin değildir. Bununla birlikte Baro tarafından belirtilen asgari ücret tarifesinin üzerinde bir avukatlık ücreti belirlenmesi mümkün olabilir.(2023 -2024 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi için tıklayınız.)

İlgili yazılarımız;
Bizimle nasıl iletişime geçebilirsiniz?

Her türlü avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmetleri hakkında bilgi almak için 0545 588 0258 numaralı telefondan numarası üzerinden tarafımıza ulaşabilir, her türlü sorunuz için irembikedemirhan@gmail.com adresine mail gönderebilirsiniz. Ücretli danışmanlık veya avukatlık hizmeti almak için tarafımız ile iletişime geçebilirsiniz. (Avukatlık Kanunu uyarınca ücretsiz danışmanlık ve bilgi verme hizmetimiz bulunmamaktadır.)

AV.İREM BİKE DEMİRHAN

Sivas Avukat Irem Bike Demirhan

Sohbeti Aç
Hemen iletişime geç
Merhaba, size nasıl yardımcı olabilirim?