İletişime geçin
+905455880258Cinsiyet değiştirme davası yasal olarak cinsiyet değiştirilmesi için başvurulan hukuki bir yoldur. Cinsiyet, doğuştan sahip olduğumuz üreme organının farklılığına göre kadın veya erkek olarak adlandırılmamızı sağlar. Ancak bazen, kişiler, doğuştan sahip oldukları cinsiyete değil; karşı cinse aidiyet hissedebilmektedirler. Sahip oldukları cinsiyetten farklı bir cinse ait hisseden kişiler “transseksüel” olarak ifade edilmektedirler. Transseksüellerin hukuk düzeni içinde biyolojik olarak sahip olmadıkları fakat kendilerini ait hissettikleri cinsiyet ile tanınabilmeleri için cinsiyet değişikliği ameliyatı geçirmeleri gerekmektedir. Transseksüel bireylerin cinsiyet değiştirebilmeleri için izleyecekleri yol, 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (TMK) 40. maddesinde açıklanmıştır.
Transseksüel bireyin cinsiyet değişikliğinin hukuk düzeni tarafından tanınmasını belirli ön şartlara bağlanmıştır. Bu anlamda ülkemizde cinsiyet değişikliğine ilişkin aşamalar şunlardır:
TMK’nin 40. maddesine göre, cinsiyetini değiştirmek isteyen transseksüel bireyin değişiklik talebi ile bizzat veya vekili vasıtasıyla mahkemeye başvurması gerekmektedir cinsiyet değişikliğini talep hakkı kişiye sıkı sıkıya bağlı bir haktır. Cinsiyet değişikliği için mahkemeye başvuran kişinin;
Transseksüel birey amaca ve tıbbi yöntemlere uygun cinsiyet değiştirme ameliyatı geçirdiğini doğrulayan resmî sağlık kurulu raporunu mahkemeye sunduktan sonra mahkemece nüfus kaydında gerekli düzenlemenin yapılmasına karar verilir. Nüfus kaydında düzeltme yapılması kararı akabinde, nüfus kaydına cinsiyet değişikliği işlenecektir. Ancak mahkemece karar verilebilmesi için cinsiyet değişikliği operasyonundan sonra ayrıca kayıt düzeltme davasının açılmış olması gerekmektedir.
Cinsiyet değiştirme davasını, Türk Medeni Kanunumuzun 40. maddesinde yer alan şartları sağlamış olan ve ayırt etme gücüne sahip tüm transseksüel bireyler açabilmektedir. Ancak bu davayı açacak olan kişilerin dava açmaya ve bu davada taraf olma ehliyetleri bulunmalıdır. Dolayısıyla fiil ehliyeti olmayan, iradi davranışlarda bulunma yetisi olmayan kişilerin bu davayı açması mümkün değildir. Ayırt etme gücüne sahip olmayan bir kişinin temsilcisi vasıtasıyla da olsa böyle bir talepte bulunamaz. Bu anlamda ayırt etme gücüne sahip olmayan, örneğin ağır bir akıl hastalığından muzdarip bir kişinin vasisi vasıtasıyla dahi olsa cinsiyet değiştirme talebinde bulunması mümkün değildir. Ayırt etme gücüne sahip olmayan bir kişi, kişiye sıkı sıkıya bağlı olan hiçbir hak talebini ileri sürememektedir.
Cinsiyet değiştirme davası, çekişmesiz yargı kapsamında değerlendirildiğinden Nüfus Müdürlüğüne karşı açılacak ve davalı taraf Nüfus Müdürlüğü olacaktır.
Cinsiyet değiştirme davasında görevli mahkeme, Asliye Hukuk Mahkemesidir. Cinsiyet değiştirme davasında yetkili mahkeme ise, davacının yerleşim yeri mahkemesidir.
Yargıtay 8.Hukuk Dairesi Esas: 2017/ 7453 Karar: 2018 / 2260 Karar Tarihi: 15.02.2018:
“Mahkemece yapılacak iş; cinsiyet yönünden nüfus kütüğünde düzeltme davasının eldeki dosyadan tefrik edilip ayrı bir esasa kaydı yapılarak cinsiyet değişikliğine izin verilmesi davası ve izin verilecekse tıbbi yöntemlere uygun cinsiyet değiştirme ameliyatı gerçekleştirildiğinin “Resmi Sağlık Kurulu Raporu” sunması için imkan tanınıp, bunun sonucuna göre karar verilmesi; cinsiyet değişikliğine izin verilmesi davası yönünden ise, davacının bizzat yurt dışı tedavi belgeleri ile birlikte bir eğitim araştırma hastanesine sevki sağlanarak usulünce rapor alınıp sonucu dairesinde izin istemi konusunda karar verilmesi gerekir.”
Yargıtay 20.Hukuk Dairesi Esas: 2015/ 16222 Karar: 2016 /5 Karar Tarihi: 11.01.2016:
“Dava, davacının cinsiyet değişikliğine izin istemine ilişkindir. Davacının talebinin çekişmesiz yargı kapsamında olmadığı, adı geçen Kanun maddeleri uyarınca asliye hukuk mahkemesinde görüleceği Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun ilâmıyla da benimsenmiş olup, bu nedenle Kanunun maddesi kapsamında olan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.”
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi Esas: 2005/ 20746 Karar: 2006 / 5916 Karar Tarihi: 20.04.2006:
“Cinsiyet değişikliğine izin verilebilmesi için davacının transseksüel yapıda olması, üreme yeteneğinden sürekli biçimde yoksun bulunması zorunlu olup davacının bu niteliklere sahip olmadığı resmi sağlık kurulu raporu ile belirlendiği halde cinsiyet değişikliğine izin isteminin reddine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.”
Avukat vekalet ücreti, hakkınızda yürütülecek işlem ve dava üzerinden belirlenmektedir. Bilindiği üzere her yıl Türkiye Barolar Birliği tarafından hazırlanan “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi” yasalaşarak yürürlüğe girer. Aile hukuku kapsamında görülen davalarda avukat vekalet ücreti, bu tarifede belirtilen ücretin altında bir tutar olarak belirlenemez. Dolayısıyla avukat vekalet ücreti her zaman sabit ve kesin değildir. Bununla birlikte asgari ücret tarifesinin üzerinde bir avukatlık ücreti belirlenmesi mümkün olabilir.
İletişime geçin
+905455880258