Koşullu Salıverme (Şartlı Tahliye)

Koşullu salıverme diğer adıyla şartlı tahliye hükümlüler için bir haktır. Hükümlülerin koşullu salıverme şartlarını taşıması halinde talepleri olmaksızın bu haktan faydalanabileceklerdir.

Koşullu salıverilme 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun içerisinde düzenlenmiştir. Koşullu salıverilme hükümlünün iyi halli olması halinde uygulanabilecek bir yol olması nedeniyle suçluların topluma geri kazandırılması için bir amaç güder. Kanunun 107. madde içerisinde, koşullu salıverilmeyle ilgili açıklamalar yapılmıştır.

Koşullu salıverme (şartlı tahliye) nedir?

Koşullu salıverme, mahkum olduğu hürriyeti bağlayıcı cezanın kanun tarafından öngörülen kısmını iyi hal ile geçirmiş olan hükümlünün, konulan şartlara uymadığı takdirde feri alınması koşulu ile hükümlülük süresinin tamamını bitirmeden merciince alınacak kararla salıverilmesini ve bu şekilde normal yaşamına dönmesini sağlayan ceza infaz kurumudur.

Koşullu salıverme;

• Mahkumun iyi halini teşvik eder,
• Cezaların bireyselleştirilmesinde yararı vardır,
• Cezaevlerinde disiplini ve düzeni sağlar,
• Devlet yönünden tasarruf sağlar,
• Hükümlünün cezaevinde ıslah edilmesinden sonra orada onu tutmanın gereksizliği yönünden önemli bir kurumdur.

Koşullu salıverme (şartlı tahliye) hükümlerinin uygulanmasının şartları nelerdir?

Koşullu salıvermenin objektif, subjektif ve disiplin şartı olmak üzere üç şartı vardır.

• Objektif şart, hükümlünün suç tarihi veya suçun niteliği itibariyle tabi olduğu infaz rejimine göre ceza infaz kurumunda veya 5275 sayılı yasanın 105/A maddesi uyarınca denetimli serbestlik müdürlüğünde geçirmesi gereken süreyi fiilen tamamlanmasıdır.
• Subjektif şart, hükümlünün iyi halli olmasıdır. Zira mahkemenin koşullu salıvermeye karar verebilmesi için, ceza infaz kurumu disiplin kurulunun görüşü doğrultusunda ceza infaz kurumu idare ve gözlem kurulu tarafından veya hükümlü 5275 sayılı yasının 105/A maddesi uyarınca denetimli serbestlik ile tahliye olmuş ise Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce hazırlanan gerekçeli iyi hal kararı bulunmalıdır.
• Disiplin şartı, hükümlü disiplin cezası almamış olmalı veya almış olsa dahi disiplin cezasının kaldırılmış olması gerekmektedir.

Koşullu salıvermenin (şartlı tahliye) uygulamayacağı haller nelerdir?

Koşullu salıvermenin uygulanmayacağı bazı cezalar mevcuttur, bu cezalara bakmak gerekirse;

• 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun ikinci kitap, dördüncü kısım “Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar” başlıklı dördüncü bölüm, “Anayasal Düzene Ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar” başlıklı beşinci bölüm, “Milli Savunmaya Karşı Suçlar” başlıklı altın bölüm altında yer alan suçlardan her birinin bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi dolayısıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkumiyet hali,
• Koşullu salıvermenin kararının geri alınmasına dair kararlar,
• İkinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimin uygulanmasına karar verilen cezalar,
• Disiplin hapsi,
• Tazyik hapsi,
• Zorlama hapsi,
• Hapsen tazyik,
• Doğrudan verilen adli para cezası ile 01/03/2008 tarihinden sonra işlenen suçtan dolayı verilen hapisten çevrili adli para cezasından çevrilme hapis cezaları olarak temel olarak sayılabilir.

Koşullu salıverme (şartlı tahliye) uygulamasının sonuçları nelerdir?

Koşullu salıverilen hükümlü , CGTİK m.107/6’da yer alan denetim süresine tabi tutulabilecektir. CGTİK tarafından öngörülen ve koşullu salıverilen hükümlünün tabi tutulacağı denetim süresi, hükümlü tarafından infaz kurumunda geçirilmesi gereken süre kadardır. Ancak bu süre, süreli hapislerde hakaderek tahliye tarihini geçemez. Örnek vermek gerekirse örgütlü suçtan 15 yıl hapis cezasına mahkum edilen bir hükümlü, CGTİ m.107/4 gereğince, hükümlülük süresinin üçte ikisini(örgütlü suç) yani 10 yılı iyi hal ile geçirdiği takdirde koşullu salıverilecektir. Bu hükümlünün denetim süresi infaz kurumunda geçirmesi gereken 10 yıl olmakla birlikte bu süre hiçbir şekilde hakederek tahliye tarihini geçemeyeceğinden denetim süresi 5 yıl olacaktır.

Avukat vekalet ücreti ne kadardır?

Avukat vekalet ücreti, hakkınızda yürütülecek işlem ve dava üzerinden belirlenmektedir. Bilindiği üzere her yıl Türkiye Barolar Birliği tarafından hazırlanan “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi” yasalaşarak yürürlüğe girer. Türk hukuku kapsamında görülen davalarda avukat vekalet ücreti, bu tarifede belirtilen ücretin altında bir tutar olarak belirlenemez. Dolayısıyla infaz hukuku avukatı vekalet ücreti her zaman sabit ve kesin değildir. Bununla birlikte Baro tarafından belirtilen asgari ücret tarifesinin üzerinde bir avukatlık ücreti belirlenmesi mümkün olabilir.