İçindekiler

    Miras paylaşımı taraflarca aksine bir anlaşma veya ölüme bağlı bir tasarruf bulunmaması durumunda Türk Medeni Kanunu 646 ila 668. Maddelerine uygun olarak yapılmakta, mirasçılar terekeden payları oranında yaralanabilmektedir.

    Miras Paylaşımı Nasıl Yapılır?

    Miras paylaşımı, yasal mirasçılar ve atanmış mirasçılarla birlikte aynı kurallara göre yapılmaktadır. TMK m.646 “Yasal mirasçılar, gerek kendi aralarında, gerek atanmış mirasçılarla birlikte mirası aynı kurallara göre paylaşırlar. Aksine düzenleme olmadıkça mirasçılar, paylaşmanın nasıl yapılacağını serbestçe kararlaştırırlar. Tereke mallarına zilyet olan veya mirasbırakana borçlu bulunan mirasçılar, paylaşma sırasında bu konuda eksiksiz bilgi vermekle yükümlüdürler.” Şeklidedir.

    Mirasçıların Eşitliği

    Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça mirasçılar paylaşmada terekenin bütün malları üzerinde eşit haklara sahiptir. Burada dikkat edilmesi gereken mirasçıların eşit pay alacağı söylenmemekte olup paylaşma kuralları ve hakları yönünden bir eşitlikten bahsedilmektedir.

    Tereke Borçlarından Sorumluluk

    Mirasçılar tereke borçlarından müteselsilen sorumludur. Mirasçılardan her biri, tereke borçlarının paylaşmadan önce ödenmesini veya güvenceye bağlanmasını isteyebilir. (m.649)

    Mirasçılar, bölünmesine veya nakline alacaklı tarafından açık veya örtülü olarak rıza gösterilmemiş olan tereke borçlarından dolayı, paylaşmadan sonra da bütün malvarlıklarıyla müteselsilen sorumludurlar. Paylaşmanın gerçekleştiği tarihin veya daha sonra yerine getirilecek borçlarda muacceliyet tarihinin üzerinden beş yıl geçmekle teselsül sona erer. (m.681)

    Payların Oluşturulması

    Paylaşma, pay oranlarının belirlenmesi ile mümkündür. Tereke mallarında mirasçı veya ortak kök sayısınca pay oluşturulur. Oluşturulan pay oranları bilinmeden terekenin paylaşımı esasen mümkün olmaz. Payların oluşturulması, hangi malın miras payına uygun olarak hangi mirasçıya verileceği öncelikle mirasçıların anlaşması ile sağlanır. Anlaşma sağlanmazsa sulh hukuk mahkemesinden veraset ilamı eş deyişle mirasçılık belgesi talep edilecektir.

    Uygulamada paylaşım mirasçılık belgesinde pay oranları dikkate alınarak yapılmaktadır.

    Miras paylaşımı mirasçıların kendi aralarında anlaşmaları(iradi) ya da mahkeme tarafından paylaşım yapılması(kazai) şeklindedir.

    Mirasçıların Anlaşmaları ile Yapılan İradi Miras Paylaşımı

    Miras bırakan tarafından mirasın paylaşılması konusunda kurallar getirilmediyse mirasçılar paylaşımın nasıl yapılacağı konusunda özgürdürler. Mirasçılar arasında eşitlik ilkesi geçerlidir. Mirasçılar paylaşma ya da taksim sözleşmesini oybirliği ile yazılı olarak yapmalıdır. Mirasçılar terekeye ilişkin hususlarda karşılıklı bilgi vermekle yükümlüdürler. Mirasçılar her zaman mirasın paylaşımını isteyebilirler.

    Miras Paylaşımında Sulh Hukuk Hakiminden Müdahale İstenebilecek Durumlar Nelerdir?

    Miras paylaşımında her husus iradi olarak mirasçılarca belirlenebileceği gibi taraflarca anlaşmazlık çıkması halinde belli konularda sulh hukuk hakiminin müdahalesi istenebilecektir.

    1. Paylaşmaya katılmak üzere kayyım atanması (m.648)
    2. Anlaşmazlık halinde payların oluşturulması (m.650)
    3. Satış arttırılmasının şeklinin belirlenmesi (m.651)
    4. Aile konutu ve ev eşyasının sağ kalan eşe özgülenmesi (m.652)
    5. Anlaşmazlık halinde aile belgeleriyle özel anı oluşturan eşyanın özgülenmesi (m.658)
    6. Anlaşmazlık halinde taşınmazın özgülenme değerinin belirlenmesi (m.658)

    Mirasın Paylaşımı İsteminde Bulunulamayacağı Durumlar

    Mirasçılar kanundan veya sözleşmeden kaynaklanan bir devam zorunluluğu yoksa her zaman paylaşma isteyebilirler. İlgili madde şu şekildedir:

    TMK Madde 642: “Mirasçılardan her biri, sözleşme veya kanun gereğince ortaklığı sürdürmekle yükümlü olmadıkça, her zaman mirasın paylaşılmasını isteyebilir.

     Her mirasçı, terekedeki belirli malların aynen, olanak yoksa satış yoluyla paylaştırılmasına karar verilmesini sulh mahkemesinden isteyebilir. Mirasçılardan birinin istemi üzerine hâkim, terekenin tamamını ve terekedeki malların her birini göz önünde tutarak, olanak varsa taşınmazlardan her birinin tamamının bir mirasçıya verilmesi suretiyle paylaştırmayı yapar. Mirasçılara verilen taşınmazların değerleri arasındaki fark para ödenmesi yoluyla giderilerek miras payları arasında denkleştirme sağlanır.

    Paylaşmanın derhâl yapılması, paylaşım konusu malın veya terekenin değerini önemli ölçüde azaltacaksa; sulh hâkimi, mirasçılardan birinin istemi üzerine bu malın veya terekenin paylaşılmasının ertelenmesine karar verebilir.”

    1. Mirasçılar, miras ortaklığının sürdürülmesi yönünde anlaşma yapılmış ise miras paylaşımı mirasçılar tarafından istenemeyecektir. (m.642/1)
    2. Herhangi bir kanunda miras ortaklığının devam etmesi gerekli bir süreç öngörülmüş olabilir. Örneğin mirasın açıldığı tarihte mirasçı olabilecek bir cenin var ise paylaşım onun doğumuna kadar ertelenecektir. (m.643/3)
    3. Miras ortaklığı hakim kararı ile uzayabilir. Miras paylaşımının hemen yapılması malın kıymetini önemli ölçüde azaltacak ise, sulh hukuk hakimi talep üzerine terekenin tamamının veya bir kısmının paylaşımını erteleyebilecektir. (m642/3)

    Miras Bırakanın Tasarrufuyla Miras Paylaşma Kuralları

    Miras bırakan ölüme bağlı tasarrufu ile paylaşımın nasıl yapılacağına dair kurallar getirebilmektedir. İlgili TMK Madde 647 şu şekildedir:

    Mirasbırakan, ölüme bağlı tasarrufuyla paylaşmanın nasıl yapılacağı ve payların nasıl oluşturulacağı hakkında kurallar koyabilir.

    Bu kurallar, mirasbırakan tarafından kastedilmemiş olan bir eşitsizlik hâlinde payların denkleştirilmesi olanağı saklı kalmak kaydıyla, mirasçılar için bağlayıcıdır.

    Aksini arzu ettiği tasarruftan anlaşılmadıkça, mirasbırakanın tereke malını bir mirasçıya özgülemesi, vasiyet olmayıp sadece paylaştırma kuralı sayılır.”

    Mirasbırakanın koyacağı kurallar eşitlik ilkesine uygun olmalıdır. Burada mirasçıların korunduğu sınır saklı payın zedelenmemesi oranındadır. Saklı payı zedelenen mirasçı tenkis davası açabilecektir. (Bkz: Yargıtay 3. HD 08.02.1979-8753/955 sk.)

    Miras Paylaşımına Kayyımın Katılması

    Açılmış mirasta bir mirasçının payını devralmış veya haczettirmiş olan ya da elinde mirasçıya karşı alınmış borç ödemeden aciz belgesi bulunan alacaklı, sulh hâkiminden bu mirasçının yerine paylaşmaya katılmak üzere bir kayyım atanmasını isteyebilir. (m.648)

    Mirasçıların alacaklıları, icra takibi sonucunda taksim edilmemiş veya elbirliği halinde tasarruf edilen bir mal hissesini haciz ettirirse, icra hakimliğinden İİK m.121 uyarınca alacağı yetki belgesi ile iştirak halindeki mülkiyetin sona erdirilmesini m.642 uyarınca talep edebilecektir. Ortaklığın giderilmesinden sonra paylaşma aşamasında alacaklı m.648 uyarınca haklarının korunması için kayyım atanmasını talep edebilecektir.

    İlgili Yargıtay Kararları

    Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 08.11.2006 T. 2006/7306 E. 2006/15203 K.:

    “Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 648. maddesine dayanan borçlu mirasçı yerine paylaşmaya katılmak üzere kayyım atanması isteğine ilişkindir. Açılmış bir mirasta borçlu mirasçıların payını haczetmiş olan alacaklı tarafından açılmıştır. 271 ada, 1, 2, 12 parsel numaralı taşınmazların dava tarihinde borçlu mirasçılar ile borçlu olmayan mirasçılar adına intikalen kayıtlı iken, davanın devamı sırasında 07.10.2005 tarihinde mirasçılar dışında üçüncü kişiler adına hükmen tescil edildiği anlaşılmaktadır.

    Bu durumda, ortada mirasçıların paylaşımına tabi olan taşınmazlar kalmamıştır. Kayyım tayinini gerektiren sebep bulunmamaktadır. Bu husus göz önünde tutularak bu parseller yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, kesin hüküm oluşturacak şekilde ret kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.”

    Avukat Vekalet Ücreti Ne Kadardır?

    Avukat vekalet ücreti, hakkınızda yürütülecek işlem ve dava üzerinden belirlenmektedir. Bilindiği üzere her yıl Türkiye Barolar Birliği tarafından hazırlanan “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi” yasalaşarak yürürlüğe girer. Görülen davalarda avukat vekalet ücreti, bu tarifede belirtilen ücretin altında bir tutar olarak belirlenemez, dolayısıyla her zaman sabit ve kesin değildir. Bununla birlikte Baro tarafından belirtilen asgari ücret tarifesinin üzerinde bir avukatlık ücreti belirlenmesi mümkün olabilir.

    İlgili Yazılarımız;


    AV.İREM BİKE DEMİRHAN

    Bizimle nasıl iletişime geçebilirsiniz? Her türlü avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmetleri hakkında bilgi almak için 0545 588 0258 numarası üzerinden tarafımıza ulaşabilir, her türlü sorunuz için irembikedemirhan@gmail.com adresine mail gönderebilirsiniz. Ücretli danışmanlık veya avukatlık hizmeti almak için tarafımız ile iletişime geçebilirsiniz. (Avukatlık Kanunu uyarınca ücretsiz danışmanlık ve bilgi verme hizmetimiz bulunmamaktadır.)
    Yardım lazım mı? Bizimle İletişime Geç!
    Hukuk iyi ve adil olanın sanatıdır.

    İletişime geçin

    +905455880258