Eğitim Nafakası

Av. İrem Bike Demirhan > Yazımlar  > Eğitim Nafakası

Eğitim Nafakası

egitim nafakasi

Eğitim nafakası TMK m.328’inci maddesinde düzenlenmiştir.

Eğitim Nafakası Nedir?

Kanunda açıkça, ana babanın eğitimi devam eden ergin çocuklarına yardım etmekle değil, bakmakla yükümlü oldukları düzenlenmiştir. (TMK m. 328/II). Ana babanın eğitimine devam eden ergin çocuklarına bakma yükümlülüğü, soybağının hükümlerinden olup doğrudan doğruya kanundan doğan kanunî bir borçtur. Bu yönüyle, ergin çocuğa eğitimi süresince ödenecek eğitim nafakası bir bakım nafakası niteliğindedir15. Eğitimi devam ergin çocuğun eğitim nafakası (TMK m. 328/II) istemesinin mümkün olduğu bir durumda, yardım nafakası (TMK m. 364) talep edilemez.

Eğitim Nafakasının Koşulları Nelerdir?

Çocuğun Ergin Olmasına Karşın Eğitime Devam Ediyor Olması

Çocuğa eğitim nafakası ödenebilmesi için ilk koşul, çocuğun ergin olduğu halde eğitiminin devam ediyor olmasıdır. O halde, öncelikle çocuğun ergin olması gerekir. Erginlik, kural olarak onsekiz yaşın doldurulmasıyla başlar. Bunun yanında çocuk evlenmeyle veya mahkeme kararıyla da 18 yaşını doldurmadan önce ergin hale gelebilir. Çocuk, 18 yaşını doldurduğunda, yani ergin olduğunda, ya mevcut eğitimine devam ediyordur veya eğitimi sona ermiştir ve eğitime devam etmiyordur ya da bir eğitim aşamasından diğerine geçmek üzeredir.

Çocuğun Mesleki Eğitimini Tamamlamamış Olması

Bu hükümle amaçlanan çocuğun ergin olmadan önce başlayan genel ve meslekî eğitiminin, çocuk ergin olduktan sonra da devam ederek çocuğun eğilim ve yeteneklerine uygun olarak geçimini ve ekonomik olarak kendilerine yetebilecek düzeyde meslek edinme imkânını sağlamaktır. Bu nedenle bu hüküm, “ana ve baba çocuğa, özellikle bedensel ve zihinsel özürlü olanlara, yetenek ve eğilimlerine uygun düşecek ölçüde, genel ve meslekî bir eğitim sağlarlar” hükmüyle birlikte yorumlanmalıdır. Ana babanın ergin olmayan çocuğuna karşı bu yükümlülüğünü yerine getirebilmesi, çoğu zaman çocuk ergin olduğu tarihe kadar mümkün olmamaktadır.

TMK m. 328/II hükmüyle getirilen düzenlemenin amaçlarından bir tanesi de önceden başlamış bir eğitimin erginliğe geçişle birlikte kesintiye uğramasını engellemektir. Çocuk, ergin olduğu anda meslekî eğitimine yönelik bir eğitim kurumuna devam ediyorsa, ana babanın çocuğa bakma yükümlüğü devam eder. Ancak, ergin çocuğa eğitimi süresince bakma yükümlülüğü yalnızca çocuğun meslekî eğitimini tamamlaması için gerekli makul süre kadar devam eder45. Eğitimin makul süre içinde bitirilememesi durumunda, ana babadan çocuğun kalan eğitimi boyunca nafaka ödemesi beklenemez.

Eğitimle İlgili Durum ve Koşullar ile Çocuğun Yaşı

Eğitimin Türü ve Niteliği

Ana babanın kendilerinden nafaka ödemelerinin beklenebilmesi için eğitimin türü ve niteliği büyük önem arz etmektedir. Ana baba yalnızca çocuğun meslekî eğitimini tamamlamaya yönelik genel ve meslekî eğitimini karşılamak zorundadır. Meslekî nitelikte olmayan eğitimler için ana babadan nafaka ödemesi beklenemez. Bu kapsamda, meslekî eğitimin tamamlanması için gerekli ve zorunlu olmayan eğitimler için çocuğa nafaka ödeme yükümlülüğü beklenebilir nitelikte kabul edilemez. Bundan başka, çocuğun aldığı eğitim ciddi ve meslekî bir amaca yönelik olmalıdır. Her bir eğitim aşamasında meslekî amaç mümkün olduğu ölçüde somutlaştırılmalıdır. Örneğin, ergin çocuk, bir meslek okuluna gidiyorsa veya mesleğini icra etmesi için gerekli bir programa veya bunun stajlarına devam ediyorsa bu büyük ölçüde somutlaştırılmış demektir. Buna karşılık, sadece eğitim kurumundan mezun olma amacı yeterli değildir.

Eğitimin Süresi

Ana babanın nafaka ödemesinin beklenebilir olması için çocuğun eğitimini makul bir süre içinde bitirmesi gerekir. Bununla birlikte, çocuğa nafaka ödenebilmesi için çocuğun eğitimi ciddiye alması ve başarı durumu da göz önünde tutulur. Makul süre, eğitim süresi belirli ise bununla sınırlı olabilir.

Normal eğitim-öğretim süresini haklı bir sebep olmaksızın aşan, eğitimini tamamlamada gerekli çabayı göstermeyen başarısız bir çocuğun bakım ve eğitim giderlerinin ana baba tarafından karşılanmasını beklemek uygun olmaz.

Buna karşılık, geçici ve kısmî başarısızlıklar nafaka ödenmesini engellememelidir. Çocuğun birkaç sınavdan başarısız olması veya eğitim süresini uzatması tek başına beklenebilirliği ortadan kaldırmaz. Buna karşılık, çocuğun eğitim kurumuna devam etmemesi ve tekrarlanan başarısızlıklar beklenebilirliği aşar. Çocuğa nafaka ödenmesinin beklenebilir olmaktan çıkması için, onun başarısızlığının, çocuğun eğitimini tamamlayamayacağı konusunda ciddi emareler içermesi gerekir.

Eğitime geçici olarak ara verilmesi de eğitim süresini makul olmaktan çıkarmaz. Zorunlu askerlik hizmeti, hastalık, eğitim kurumunun kapatılması, vb. nedenlerle eğitime ara verilmesi durumunda, bunlar eğitim süresinin hesabında dikkate alınmaz.

Çocuğun Yaşı

Ana babanın ergin çocuğuna nafaka yükümlülüğüne ilişkin olarak herhangi bir azamî yaş sınırını konulmamıştır. Ancak ana baba tarafından nafaka ödenmesinin beklenebilir olup olmamasında çocuğun yaşı önem taşımaktadır. Çocuğun yaşı ne kadar büyük olursa, ana babadan nafaka ödemelerinin beklenebilmesi giderek azalır. Buna karşılık çocuğun yaşı ne kadar küçük olursa, ana babanın ona nafaka ödemesi beklenebilir. Ancak durum ve koşullara göre tespitlerin yapılması gerekmektedir.

Ekonomik Durum ve Koşullar

Ana babanın nafaka ödemesinin beklenebilir olup olmadığının tespiti için ana, baba ve çocuğun ekonomik durumlarının incelenmesi gerekir. Ana ve babanın her birinin ekonomik durumu ve ödeme gücü beklenebilirlik koşulu yönünden ayrı ayrı incelenmelidir. Babanın ekonomik durumu itibariyle, çocuğa nafaka ödemesi beklenebilir olabilirken, ananın ekonomik durumu nafaka ödemesi için beklenebilir olmayabilir. Böyle bir durumda çocuğun nafakası, yalnızca baba veya yalnızca ana tarafından karşılanmalıdır.

Beklenebilirlik koşulu, açılan davada hüküm tarihine en yakın tarihteki duruma göre belirlenmelidir. Bu nedenle, çocuk ergin olmadan önce çocuk için hükmedilmiş bir iştirak nafakası var ise, bunun eğitim nafakası olarak devam etmesi mümkün değildir. Bununla birlikte, ana baba boşandıktan sonra iştirak nafakası vermemiş olsa bile, koşulları varsa, ergin çocuk için eğitim nafakası ödemekle yükümlüdür.

Nafaka ödenmesinin beklenebilirliğinin tespitinde, ana babanın ödeme gücü önem taşır. Ana babanın ödeme gücü, kendi geçimleri için gerekli olanlar da dahil olmak üzere tüm gelirleri, malvarlığı ve kazanılması muhtemel kâr beklentileri de dikkate alınarak hesaplanır.

Ana ve baba yoksul oldukları takdirde, onların çocuğa nafaka ödemesi beklenebilir değildir. Kendi geçimini sağlayamayacak durumda olan ana babanın katkısının beklenemeyeceği aşikârdır.

Eğitim Nafakası Davası

Eğitim nafakası, ancak ergin çocuğun açacağı bir dava ile talep edilebilir. Ergin olmakla birlikte tam fiil ehliyetine sahip olan çocuğun bu davayı kendisinin açması gerekir. Ergin olmadan önce velayet kendisine verilen ana veya babanın bu davayı açma hakkı bulunmamaktadır. Ayrıca ana veya baba, ergin olan çocuğa halen fiilen bakan taraf olsa bile çocuk adına dava açamazlar.

Çocuk, davayı yalnızca ana veya yalnızca babasına karşı açabileceği gibi her ikisine karşı da açabilir. Nafaka alacaklısı ergin çocuk, eğitim nafakasına ihtiyacını olduğunu ispat etmelidir.

Bu anlamda, ergin çocuk, eğitiminin devam ettiğini ve gerekirse kurumuna devam ve başarı durumunu da belgelemelidir. Çocuk, bu davada, eğitimi süresince gerekli olan bakım ve eğitim masraflarının karşılanmasını talep eder. Ergin çocuğun açtığı eğitim nafakası davasında taleple bağlılık ilkesi gereğince istek aşılamaz.

Hakim, çocuğun talep ettiği miktardan fazlasına hükmedemez. Ayrıca hakim re’sen bu nafakaya hükmedemez.

Eğitim nafakası davası açma hakkı herhangi bir süreye bağlı değildir. Eğitimi devam eden ergin çocuk, eğitimi sona edinceye kadar eğitim nafakası davası açabilir. Ancak eğitimin devamı sırasında dava açılmışsa, nafaka, dava tarihinden itibaren başlar.

Eğitim Nafakasının Süresi

Nafakanın başlangıcı dava tarihi, sona erme tarihi ise meslekî eğitimin nihai olarak sona erdiği tarihtir. Eğitim makul süre içinde tamamlanıncaya kadar nafaka yükümü devam eder. Nafaka yükümlülüğün süresinin tespitinde belirleyici olan eğitimin makul bir süre içinde bitirilmesidir. Ergin çocuğun ciddi bir eğitim isteğinin olması şarttır, yoksa ortalama bir öğrenim süresi belirlenerek nafakaya hükmedilemez. Nafaka yükümü, çocuğun eğitim gördüğü normal bitiş süresinin sonuna kadar devam eder.

Eğitim Nafakası Miktarı

Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur.

Çocuk açısından ölçüt, çocuğun gereksinimleri ile çocuğun gelirleridir. Öncelikle çocuğun ihtiyaçları tespit edilir, çocuğun bakım ve eğitim giderleri hesaplanır. Çocuğun barınma, yiyecek, giyecek gibi temel ve zorunlu ihtiyaçları yanında eğitim giderleri ile diğer ihtiyaçları da bu hesaplamada göz önünde bulundurulur. Nafaka miktarı, çocuğun yaşı, eğitim ve sağlık durumu, alışageldiği yaşam şekline göre takdir edilir. Çocuğun ücretli özel bir eğitim kurumunda öğrenim görüyor olması, yetenekleri doğrultusunda özel bir eğitim alması gibi faktörler nafaka miktarının belirlenmesinde dikkate alınır.

Ana baba açısından ölçüt ise, ana ve babanın ödeme güçleri ile ana ve babanın yaşam koşullarıdır. Öncelikle, ana babanın eğitim nafakası ödemekle yükümlü kılınabilmesi için, kendilerinden nafaka ödemelerinin beklenebilir olması gerekir. Şayet, kendilerinden nafaka ödemelerinin beklenebilir olmasına engel bir durum yoksa, nafaka miktarı, ana babanın ödeme güçleri oranında belirlenir. Ana ve baba çocuğun giderlerine eşit olarak değil, güçleri oranında katılmak zorundadırlar.

Nafaka her ay peşin olarak ödenir. Hâkim istem hâlinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir.

Eğitim Nafakası Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Eğitim nafakasına ilişkin uyuşmazlıklarda görevli mahkeme, Aile Mahkemesidir.

Ana babanın kanundan doğan eğitim nafakası borcuna ilişkin açılacak davalarda yetkili mahkemeye ilişkin ise, kanunda özel bir yetki kuralı öngörülmemiştir. Bu nedenle ergin çocuğun açacağı bu nafaka davasında genel yetki kuralı uygulanacaktır. Buna göre yetkili mahkeme, dava açıldığı tarihte davalının, yani ana veya babanın yerleşim yeri mahkemesidir.

Konuya İlişkin Yargıtay Kararları

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E. 2010/17921 K. 2012/2392 T. 13.02.2012:

“…1 – Ana ve babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam eder (TMK. m. 328/1). Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler (TMK. m. 328/2). Ne var ki, ana ve babanın, ergin olduğu halde eğitimi devam eden çocuğa bakım yükümlüğü, ergin çocuğun kendisi tarafından açılmış bir yardım nafakası davasının bulunması halinde söz konusu olur. Yoksa ergin olan ve fiil ehliyetini kazanmış bulunan çocuk için ana yararına nafakaya hükmolunamaz. Tarafların müşterek çocuğu A., 12.08.1992 doğumlu olup, karardan sonra ve fakat kesinleşmesinden önce 12.08.2010 tarihinde ergin olmuştur.

9Çocuğun, velayeti hukuken babada olduğu halde, dava tarihinden beri fiilen davacı annesinin yanında kaldığı ve ergin olduğu tarihe kadar da fiilen onun tarafından bakıldığı tartışmasızdır. Yasaya göre çocuğa fiilen bakan ananın, diğerinden çocuk için nafaka istemesi mümkündür (TMK. m. 329/1). O nedenle, çocuk için ‘‘dava tarihinden geçerli’‘ olacak şekilde ana yararına nafakaya hükmedilmesinde bir yanlışlık bulunmamaktadır. Takdir edilen nafaka, çocuğun ergin olmasına kadar devam edeceğine göre, davalının bu yöne ve nafakanın miktarına ilişkin temyiz itirazları açıklanan sebeple yerinde görülmemiştir.

2- Velayetinin değiştirilmesine karar verilen tarafların müşterek çocuğu A., 12.08.1992 doğumlu olup, kararın verilmesinden sonra 12.08.2010 tarihinde ergin olmuş, velayete tabi olmaktan çıkmıştır (TMK. m. 11, 335/1). Velayetin tevdiine ilişkin kararlar, geçici ve derhal icra edilebilir nitelikte olmadıkça, kesinleştiği tarihten itibaren ileriye yönelik olarak sonuç doğuracağından ve kesinleşmedikçe icra olunamayacağından (HUMK. m. 443/3) velayet sahibinin değiştirilmesine ilişkin bu dava çocuğun ergin olmasıyla konusuz hale gelmiştir. Mahkemece bu talebin konusu kalmadığından bu yönde hüküm tesis edilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir…”

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi E. 2013/10251 K. 2013/23928 T. 22.10.2013:

“…1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- Ana ve babanın bakım borcu, kural olarak çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler (TMK. m. 328). Ancak bu durumdaki yükümlülük, ergin olan çocuğun kendisi tarafından açılmış bir dava mevcutsa söz konusudur. Tarafların müşterek çocuğu Önder 04.02.1994 doğumlu olup, dava sırasında ergin olmuştur. Kendisi tarafından açılmış bir nafaka davasının bulunmadığı gözetilmeden, bu çocuk için ergin olduktan sonra ki döneme ilişkin nafaka tayin edilmesi ve tayin edilen bu nafakanın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesi doğru olmamıştır…”

Avukat vekalet ücreti ne kadardır?

Avukat vekalet ücreti, hakkınızda yürütülecek işlem ve dava üzerinden belirlenmektedir.  Bilindiği üzere her yıl  Türkiye Barolar Birliği tarafından hazırlanan “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi” yasalaşarak yürürlüğe girer.  Görülen davalarda avukat vekalet ücreti, bu tarifede belirtilen ücretin altında bir tutar olarak belirlenemez, dolayısıyla  her zaman sabit ve kesin değildir. Bununla birlikte Baro tarafından belirtilen asgari ücret tarifesinin üzerinde bir avukatlık ücreti belirlenmesi mümkün olabilir.(2023 -2024 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi için tıklayınız.)

İlgili yazılarımız;
Bizimle nasıl iletişime geçebilirsiniz?

Her türlü avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmetleri hakkında bilgi almak için 0545 588 0258 numaralı telefondan numarası üzerinden tarafımıza ulaşabilir, her türlü sorunuz için irembikedemirhan@gmail.com adresine mail gönderebilirsiniz. Ücretli danışmanlık veya avukatlık hizmeti almak için tarafımız ile iletişime geçebilirsiniz. (Avukatlık Kanunu uyarınca ücretsiz danışmanlık ve bilgi verme hizmetimiz bulunmamaktadır.)

AV.İREM BİKE DEMİRHAN

Sivas Avukat Irem Bike Demirhan

Sohbeti Aç
Hemen iletişime geç
Merhaba, size nasıl yardımcı olabilirim?