Adli Kontrol Tedbirleri
Adli kontrol tedbirleri, tutuklama sebeplerinin varlığına rağmen şüpheli veya sanığın denetim altına alınarak tutuklama kararı yerine uygulanan bir ceza muhakemesi tedbiridir. Adli kontrol tedbirlerinin ifası, Denetimli Serbestlik Müdürlükleri tarafından yapılır.
İçindekiler
- 1 Adli Kontrol Nedir?
- 2 Adli Kontrol Tedbirleri Nelerdir?
- 3 Adli Kontrol Kararına İtiraz Edilmesi ve Kaldırılması
- 4 Adli Kontrol Tedbirleri Cezadan Düşer mi?
- 5 Adli Kontrol Tedbiri Kararı Hangi Mahkeme Tarafından Verilir?
- 6 Kefaletle Tahliye Nedir?
- 7 Örnek Yargıtay Kararları
- 8 Avukat vekalet ücreti ne kadardır?
Adli Kontrol Nedir?
Adli kontrol tedbiri kendisine göre daha ağır olan ve kişinin özgürlüğünü kısıtlaması nedeniyle, kimi zaman telafisi imkansız zararların doğmasına sebebiyet veren tutuklama tedbirinin alternatifi haline gelmiştir. Yani tutuklama kararı verilmeyen her hal ve durumda, mahkemece kontrol tedbirinin uygulanması mümkündür. Adli kontrol tedbirine sadece ceza mahkemesi tarafından karar verilebilir. Tefhim veya tebliğden itibaren 7 gün içinde adli kontrol kararına itiraz etmek mümkündür. Ceza Muhakemesi Kanunu’nda tutuklama yasağı öngörülen suçlar açısından da, yani üst sınırı 2 yıldan az hapis cezasını gerektiren suçlarda da adli kontrol tedbiri hükümleri uygulanabilir. Adli Kontrol Kararı verilebilmesi İçin:
- Şüpheli veya sanığın yaşlılığı,
- Şüpheli veya sanığın ağır hastalığı,
- Tutuklulukta geçen sürenin uzaması,
- İddiaya konu suç için öngörülen cezanın ağır olması sebepleri önem taşımaktadır.
Adli Kontrol Tedbirleri Nelerdir?
Adli kontrol şüphelinin bir veya birden fazla yükümlülüğe tabi tutulmasını içerir. Bunlar;
- Yurt dışına çıkamamak
- Hakim tarafından belirlenen yerlere, belirtilen süreler içinde düzenli olarak başvurmak,
- Hakimin belirttiği merci veya kişilerin çağrılarına ve gerektiğinde mesleki uğraşlarına ilişkin eğitime devam konularındaki kontrol tedbirlerine uymak.
- Her türlü taşıtları veya bunlardan bazılarını kullanmamak ve gerektiğinde kaleme, makbuz karşılığında sürücü belgesini teslim etmek.
- Özellikle uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla, hastaneye yatmak dahil, tedavi veya muayene tedbirlerine tabi olmak ve bunları kabul etmek.
- Şüphelinin parasal durumu göz önünde bulundurularak, miktarı ve bir defada veya birden çok taksitlerle ödeme süreleri, Cumhuriyet savcısının isteği üzerine hakimce belirlenecek bir güvence miktarını yatırmak.
- Silah bulunduramamak veya taşıyamamak, gerektiğinde sahip olunan silahları makbuz karşılığında adli emanete teslim etmek.
- Cumhuriyet savcısının istemi üzerine hakim tarafından miktarı ve ödeme süresi belirlenecek parayı suç mağdurunun haklarını güvence altına almak üzere ayni veya kişisel güvenceye bağlamak.
- Konutu terk etmemek şeklinde hakim veya mahkemece verilebilecek olan adli kontrol tedbirleri bunlardır.
Çocuklarda Adli Kontrol Tedbirleri Nelerdir?
Suça sürüklenen çocuklar hakkında soruşturma veya kovuşturma evrelerinde adli kontrol tedbiri alarak CMK da sayılan tedbirlerden bir ya da birkaçına karar verilebilir.
- Belirlenen çevre sınırları dışına çıkmamak.
- Belirlenen bazı yerlere gidememek veya ancak bazı yerlere gidebilmek.
- Belirlenen kişi ve kuruluşlarla ilişki kurmamak.
- Ancak bu tedbirlerden sonuç alınamaması, sonuç alınamayacağının anlaşılması veya tedbirlere uyulmaması durumunda tutuklama kararı verilebilir.
Adli Kontrol Kararı ve Elektronik Kelepçe
Elektronik kelepçe açılırsa sistem alarm vermektedir. Elektronik kelepçenin açılması veya belirlenen alanın dışına çıkılması adli kontrol kararının ihlali kabul edilmektedir. Elektronik kelepçeyi açarak yükümlülüğü ihlal eden kişinin tutuklanması söz konusu olacaktır.
Adli Kontrol Kararına İtiraz Edilmesi ve Kaldırılması
Adli kontrol tedbirine sadece ceza mahkemesi tarafından karar verilebilir. Tefhim veya tebliğden itibaren 7 gün içinde adli kontrol kararına itiraz etmek mümkündür. İtiraz, hakim veya mahkeme kararlarına karşı, kararın bir daha başka bir merci tarafında gözden geçirilmesi için başvurulan bir kanun yoludur. Adli kontrol tedbiri kararına karşı da itiraz kanun yoluna başvurulabilir. Şüpheli veya sanığın adli kontrol kararına itiraz edilmesi üzerine, Cumhuriyet savcısının görüşü alındıktan sonra hâkim veya mahkeme beş gün içinde adli kontrol tedbirinin kaldırılmasına karar verebilir. İtiraz üzerine, tedbirin kaldırılması yerine, adli kontrolün içeriğini oluşturan yükümlülüklerin bütünüyle veya kısmen kaldırılmasına, değiştirilmesine veya şüpheli – sanığın bunlardan bazılarına uymaktan geçici olarak muaf tutulmasına da karar verilebilir.
İtiraz Süresi ve Usul
Özel hüküm bulunmayan durumlarda hâkim ve mahkeme kararlarına karşı itiraz kanun yoluna başvurma süresi ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gündür. İtiraz başvurusu soruşturma evresinde kararı veren Sulh Ceza hakimliğine kovuşturma evresinde mahkemeye yapılacaktır. Dilekçe yoluyla veya tutanağa geçirilmek koşuluyla zabıt katibine beyanda bulunmak suretiyle de yapılabilir. Kararına itiraz edilen sulh ceza hâkimi veya mahkeme, itirazı yerinde görürse kararını düzeltir, aksi halde başvuru evrakını en geç üç gün içinde itirazı incelemeye yetkili mercie gönderir.
İtiraza Yetkili Kişiler
Adli kontrole ilişkin kararlara itiraz konusunda özel hüküm bulunmadığından CMK’ de olağan kanun yolları ve itiraz kanun yolu için öngörülmüş genel hükümlere gidilecektir. Olağan kanun yollarına başvurma yetkisi, soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı ve şüpheliye; kovuşturma evresinde ise Cumhuriyet savcısı, sanık ve “katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış,
reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar”a tanınmıştır.
Adli Kontrol Tedbirleri Cezadan Düşer mi?
Tutukluluk süresi sonradan kişi hakkında hükmedilen hapis cezası süresinden düşürülmektedir. Ancak adli kontrolde geçen sürenin hapis cezasından düşürülmesi gibi bir durum söz konusu olmaz. Ancak bunun bir istisnası vardır. Özellikle uyuşturucu, uyarıcı veya uçucu maddeler ile alkol bağımlılığından arınmak amacıyla, hastaneye yatmak dahil, tedavi veya muayene tedbirlerine tabi olmak ve bunları kabul etmek tedbiri kapsamında geçen süre cezadan mahsup edilir.
Adli Kontrol Tedbiri Kararı Hangi Mahkeme Tarafından Verilir?
Soruşturma evresinde, adli kontrol kararının uygulanmasına ilişkin talebi reddedilen Cumhuriyet Savcısı, CMK 267. madde gereği itiraz edebilir. Suçtan zarar gören de Cumhuriyet Savcısı gibi adli kontrol kararını uygulanmasına ilişkin talebin reddine karşı itiraz edebilir. Aynı şekilde şüpheliler de adli kontrol kararının kaldırılmasına ilişkin olarak yaptıkları taleplerinin reddi halinde itiraz edebilirler. Şüphelinin müdafisi, yasal temsilci veya eşi de adli kontrol kararının kaldırılmasına ilişkin taleplerinin reddi halinde itiraz edebilirler.
Kovuşturma aşamasına; sanık hakkında yargılama yapan mahkeme hangisi ise adli kontrol tedbirine karar verme yetkisi de o mahkemededir. Kovuşturma aşamasında genel yetkili mahkemeler, Asliye Ceza Mahkemesi ve Ağır Ceza Mahkemesi olmak üzere iki mahkemeden oluşmaktadır. Ayrıca çocuk mahkemesi, fikri ve sınai haklar ceza mahkemesi vb. gibi özel mahkemeler de kovuşturma aşamasında adli kontrol kararı verebilir.
Kefaletle Tahliye Nedir?
Şüphelinin parasal durumu göz önünde bulundurularak, miktarı ve bir defada veya birden çok taksitlerle ödeme süreleri, Cumhuriyet savcısının isteği üzerine hâkimce belirlenecek bir güvence miktarını yatırmak. şüpheli veya sanığın bütün usul işlemlerinde, hükmün infazında veya diğer yükümlülükleri yerine getirmek üzere hazır bulunması. Aşağıda gösterilen sıraya göre ödemelerin yapılması:
- Katılanın yaptığı masraflar, suçun neden olduğu zararların giderilmesi ve eski hâle getirme; şüpheli veya sanık nafaka borçlarını ödememeleri nedeniyle kovuşturuluyorlarsa nafaka borçları.
- Kamusal giderler.
- Para cezaları.
- Şüpheli veya sanığı güvence göstermeye zorunlu kılan kararda, güvencenin (kefaletin) yukarıdaki zarar, masraf, ceza, gider vs. hangilerini ne miktarda karşıladığı ayrı ayrı gösterilmelidir.
Örnek Yargıtay Kararları
Yargıtay C.D’nin 20/10/2008 tarihli, Esas no: 2007/12460, KararNo: 2008/17473:
“5271 sayılı CMK’nın 103/2. Maddesinde, soruşturma aşamasında tutuklanan şüphelinin tutuklanmasının gereksiz olduğuna karar veren Cumhuriyet Savcısının şüpheliyi kendiliğinden serbest bırakma yetkisi bulunduğu belirtilmiş; aynı maddede, hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen şüphelinin serbest kalacağı hükme bağlanmıştır. Şüpheli için daha fazla sınırlandırıcı bir tedbir olan tutukluluk durumunun sonlandırılmasına karar verme yetkisi tanınmış olan
Cumhuriyet Savcısının, 5271 sayılı CMK. nın110/1. Maddesi gereğince telik olarak daha az sınırlandırıcı bir düzenleme olan adli kontrol altına alınmış şüpheli hakkındaki bu tedbiri kaldırma yetkisinin olduğu, kıyasa olanak tanıyan ceza yargılaması hukukunun ışığında mümkün görülmüştür. Açıklanan nedenle Antalya 1.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 21.08.2006 gün ve 2006/1119 sayılı “Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilen F.G ile ilgili adli kontrol kararının kaldırılmasına ilişkin istemenin reddine” dair kararında bir isabetsizlik görülmediğinden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma istemine ilişkin gönderme yazısının reddine,”
Avukat vekalet ücreti ne kadardır?
Avukat vekalet ücreti, hakkınızda yürütülecek işlem ve dava üzerinden belirlenmektedir. Bilindiği üzere her yıl Türkiye Barolar Birliği tarafından hazırlanan “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi” yasalaşarak yürürlüğe girer. Türk hukuku kapsamında görülen davalarda avukat vekalet ücreti, bu tarifede belirtilen ücretin altında bir tutar olarak belirlenemez. Dolayısıyla infaz hukuku avukatı vekalet ücreti her zaman sabit ve kesin değildir. Bununla birlikte Baro tarafından belirtilen asgari ücret tarifesinin üzerinde bir avukatlık ücreti belirlenmesi mümkün olabilir. (2023 Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi için tıklayınız.)
İlgili yazılarımız;
- İnfaz hukuku dava ve işlemleri
- Asliye Ceza Davaları
- Ağır Ceza Davaları
- Sulh Ceza Davaları
- Çocuk Ceza Davaları
- Vergi Ceza Davaları
- Şikayet (TCK m.73)
- Şahsi Cezasızlık Sebepleri
- Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru
Bizimle nasıl iletişime geçebilirsiniz?
Her türlü avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmetleri hakkında bilgi almak için 0545 588 0258 numaralı telefondan numarası üzerinden tarafımıza ulaşabilir, her türlü sorunuz için irembikedemirhan@gmail.com adresine mail gönderebilirsiniz. Ücretli danışmanlık veya avukatlık hizmeti almak için tarafımız ile iletişime geçebilirsiniz. (Avukatlık Kanunu uyarınca ücretsiz danışmanlık ve bilgi verme hizmetimiz bulunmamaktadır.)
AV.İREM BİKE DEMİRHAN